Prof. Dr. Yenerer: "Çocuk doğurmaya ve çocuğu aldırmaya zorlamak cinsel şiddet" - Bursa Haberleri

TAKİP ET

BURSA Barosu'nca düzenlenen "Cinsel Suçlar" konulu panele katılan Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özlem Yenerer Çakmut, "Cinsel ilişkiye zorlamak, çocuk doğurmaya zorlamak veya çocuğu aldırtmaya zorlamak, zorla evlendirmek, telefon, mektup, iletişim araçları ile yazılı hareketlerle, cinsel içeriklerle rahatsız etmek, bunların hepsi, cinsel şiddet kavramı içerisinde değerlendirdiğimiz esaslar" dedi.

Reklam
Reklam

BURSA Barosu'nca düzenlenen "Cinsel Suçlar" konulu panele katılan Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özlem Yenerer Çakmut, "Cinsel ilişkiye zorlamak, çocuk doğurmaya zorlamak veya çocuğu aldırtmaya zorlamak, zorla evlendirmek, telefon, mektup, iletişim araçları ile yazılı hareketlerle, cinsel içeriklerle rahatsız etmek, bunların hepsi, cinsel şiddet kavramı içerisinde değerlendirdiğimiz esaslar" dedi.

Bursa Barosu tarafındam BUTTİM Kültür Merkezi'nde 'Cinsel Suçlar' konulu panel düzenlendi. Panelin açış konuşmasını yapan Bursa Barosu Başkanı Gürkan Altun, "Gelişmiş toplumlarda, birlikte yaşama iradesi olan insanlarda, muhakkak kurallara ve birlikte yaşamayı haklı kılan düzenlemelere ihtiyaç vardır. Biz 300 yıl, 500 yıl önceki kurallarla yönetilemeyeceğimiz gibi 300, 500 yıl sonrada bu kurallarla da yetinilemez. Özellikle cinsel suçlar bağlamında kısaca söylemek istediğim, sürekli önümüze ısıtıp ısıtıp getirdikleri, aileyi koruma başlığı altında küçük yaşta evlilik dayatmalarını kabul etmemiz mümkün değil. İktidar veya muhalefet partili milletvekilleri,  yanlarına mağdur olan aileleri alıp, 'haklarını korumak gerekir, bu parçalanmış aileleri birleştirmek gerekir, korumak gerekir' diyerek, küçük yaşta evlenmeyi meşrulaştırmak istiyorlar. Kadın sivil toplum örgütleri, kendi haklarını ve çocuk haklarını koruyorlar ve erken yaştaki evlenmelerin önünü kapatıyorlar. Küçük yaşta cinsel istismara uğramış çocukla, sanığın evlendirilmesini kabul etmemiz mümkün değil" dedi.

'ÇOCUK DOĞURMAYA VE ÇOCUĞU ALDIRMAYA ZORLAMAK CİNSEL ŞİDDET'
Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özlem Yenerer Çakmut da şiddetin hiçbir türünü istemediklerini ifade ederek, toplum olarak şiddet kavramından uzaklaşılması gerektiğini söyledi.  Şiddet kavramının geniş bir kavram olduğunu belirten Çakmut, şöyle konuştu:
"Şiddet olayında bir şekilde bir güç göstergesini görüyoruz. Baskı uygulamak, insanlara karşı kaba güç sergilemek, sertlik yapmak, bunlar sözlük ve kelime anlamı itibariyle şiddet. Kadına karşı şiddet dediğimiz şey, salt sözle ya da cebir ile gerçekleştirilen bir şey değildir. Kadına karşı şiddet dediğimiz olgunun içerisinde söz, yazı, mesaj, davranış, kaba kuvvet, bazen bunun dışında zarar doğurabilecek o, tehlikeyi yaratabilecek her türlü eylemi içeren bir kavram. Sözle olmak zorunda değil. Bilgisayarına yükleyeceğiniz bir ekran görüntüsü dahi şiddet unsuru oluşturabilir. Cinsel ilişkiye zorlamak, çocuk doğurmaya zorlamak veya çocuğu aldırtmaya zorlamak, zorla evlendirmek, telefon, mektup, iletişim araçları ile yazılı hareketlerle, cinsel içeriklerle rahatsız etmek. Bütün bunların hepsi cinsel şiddet kavramı içerisinde değerlendirdiğimiz esaslar."

'TOKAT ATMA, VURMA, TEKMELEME FİZİKSEL SALDIRI'
Dünya Sağlık Örgütü'nün şiddet türlerine de değinen Çakmut, "Tokat atma, vurma, tekmeleme, dövme bunlar fiziksel saldırılar. Sindirme, sürekli küçük düşürme, hakaret etme, aşağılama gibi ifadeler, cinsel ilişkiye zorlama. Bir kişiyi ailesinden veya çocuklarından uzaklaştırma da bir şiddet türü. Gidemezsin, göremezsin, çıkamazsın gibi kavramlar Dünya Sağlık Örgütü tarafından şiddetin bir türü olarak kabul ediliyor" dedi.  

Panelde, Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yener Ünver "Yeni yargı kararlarında cinsel şiddet", Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Pınar Memiş Kartal'da ise "Yeni yargı kararlarında cinsel şiddet" konularında birer konuşma yaptı. Panele çok sayıda avukat katıldı.
Kaynak; DHA