İyi ki öğretmenler var... "Böyle yemek yapıp bulaşık mı yıkasın?"
İzmir'de lise öğrencisi Gülay Şen, geçen sene nisan ayından itibaren okula gelmemeye başladı. Derslerinde başarılı da olan öğrencinin devamsızlığını araştıran okul müdürü Selçuk Aktay ile sınıf öğretmeni Hafize Akın, sebebin aile baskısı olduğunu öğrendi. İki öğretmenin aileyi ikna sürecinde şunlar yaşandı:
'BULAŞIK MI YIKASIN?'
Aile İzmir'e Güneydoğu Anadolu'dan göç etmişti. Okul müdürü Selçuk Aktay, önce aileyi aradı. Telefonlara cevap gelmeyince bir akşam evlerine gitti. Ancak aile, müdürü eve almadı. Müdür yılmadı. Tekrar tekrar Gülay'ın ailesinin evine gitti. Sonunda Gülay'ın iki ağabeyiyle görüşmeyi başardı. Ağabeyler "Okul defterini kapattık" diyerek kardeşlerini okula göndermeyeceklerini söyledi.
Ama okul müdürü pes etmedi. İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü'nün 'Benim Öğretmenim ve Meslek Lisesi Öğretmenleri Ailelerle Buluşuyor Projesi' kapsamında evlere gittiği bir gün, ailesinden 'Son defa gelsin' diye izin aldı. Ev ziyaretine Gülay ve sınıf arkadaşlarını da götürdü. Gülay'ın bulaşık yıkarken, yemek yaparken fotoğrafını çekip okul ve arkadaşlarıyla olan görüntülerini montajlayıp bir video hazırladılar. Müdür, ertesi gün ise Gülay'ın kaydını almak isteyen aileyi okula çağırdı. Müdürün odasına gelen anne ve ağabeylerine sınıf öğretmeniyle birlikte hazırladıkları o filmi gösterdiler. Filmin sonunda okul müdürü Aktay aileye dönüp "Kardeşiniz de evlenip böyle yemek yapıp bulaşık mı yıkasın? Yoksa arkadaşlarıyla okumaya devam edip öğretmen mi olsun?" diye sordu. Genç kızın annesi ağlamaya başladı. O ana kadar "Okul defterini kapattık" diyen ağabeyleri ise babalarını da ikna edeceklerinin sözünü verdi.