Eskişehir Sanayi Odası Başkanı: Masabaşı değil, makine başı eleman aranıyor

TAKİP ET

Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Başkanı Savaş Özaydemir, Organize Sanayi Bölgesinde (OSB) 40 bin kişiyi istihdam  ettiklerini belirterek, hemen 500, hatta bin kişiye iş vermeye de hazır  olduklarını, ancak insanların masabaşı yüksek maaşlı iş aradıklarını, bu nedenle  makine başında durup iş yapacak eleman bulamadıklarını söyledi.

Reklam
Reklam

Eskişehir  Sanayi Odası Başkanı Özaydemir, 'ya konuştu.  Özaydemir, yaptığı açıklamada, hükümetin art arda  açıkladığı ekonomik tedbirler nedeniyle bu yılın ikinci yarısından son derece  umutlu olduklarını ifade etti. Hükümetin başta ekonomi olmak üzere birçok alanda son yılların en  cesur ve kararlı adımlarını attığını dile getiren Özaydemir, "Özellikle yüksek  teknoloji yatırımlarına yönelik uygulamaya konulan yeni yatırım teşvik  tedbirleri, istihdam teşvikleri, SGK ödemelerine getirilen kolaylıklar, vergi  borçlarının yapılandırılmasıyla ihracata sağlanan ciddi anlamdaki destekler  bizleri ve iş dünyasını gerçekten mutlu etmiş ve önümüzü açmıştır." dedi. 2015 yılındaki seçimlerin ardından Rusya ile yaşanan gerilim,  Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki hain darbe girişimi ve  sınırdaki askeri gelişmeler nedeniyle ekonomik açıdan oldukça zor zamanlar  geçirdiklerini anlatan Özaydemir,  "İş dünyası olarak bu dönemde önümüzü görmekte  zorlandığımız günler olmasına rağmen, zor bir dönemi geride bırakmakta olduğumuzu  belirtmek isterim. Hükümetimizin ekonomideki kararlı duruşu ve atılan doğru  adımlar neticesinde, 2017 yılının geride kalan iki yıldan daha iyi olacağı  kanaatindeyiz." diye konuştu.

AK PARTİ HÜKÜMETİ OLMASAYDI FETÖ İLE BAŞ EDEMEZDİK

Özaydemir, 40 yıla yakın bir süre içinde gelişip, devletin her  kademesine sızan hain FETÖ ile bir tek AK Parti hükümetinin baş edebildiğini  belirterek, "AK Parti hükümeti olmasaydı, FETÖ ile baş edemezdik. Bu konuda  başarılı çalışmalar gerçekleştirildiğini yakinen görmekteyiz." değerlendirmesinde  bulundu. Alınan ekonomik kararların etkilerinin reel piyasalara yansımasının  biraz gecikmeli olduğunu, ilk olumlu etkilerin zaman içinde görüldüğünü aktaran  Özaydemir, şunları söyledi: "Bu açıdan baktığımızda, beklenmedik gelişmeler olmadığı takdirde  alınan kararların etkisiyle 2017 yılının ikinci yarısının hem sanayi üretimi ve  ihracatında artış hem turizmde canlanma hem de tarımsal üretimde yaşanacak olumlu  gelişmelerle, ülkemiz ekonomisinin pozitif yönde gelişeceğini beklemekteyiz. Son  olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başlattığı istihdam seferberliğini canı gönülden  desteklediğimizi belirtmek isterim. Bu kampanyaya destek olmak amacıyla 13  Şubat'ta ESO, Ticaret Odası ve İŞKUR İl Müdürlüğü olarak ortaklaşa Mesleki Eğitim  ve İstihdam Seferberliği protokolü imzaladık."

'MAKİNE BAŞINDA DURACAK ELAMAN BULAMIYORUZ'

ESO üyelerinin toplam çalışan sayısının 60 bin kişiye ulaştığını  bildiren Özaydemir, şunları kaydetti: "Eskişehir OSB'de 500'ün üzerindeki işletmede hali hazırda 40 bin  kişiyi istihdam etmekteyiz. Hemen 500 kişiye iş vermeye hazırız. Bir o kadar daha  kişiyi de rahatlıkla istihdam edebilecek durumdayız, ancak bu iş gücü açığını  aylardır kapatamıyoruz. Halen birçok firmamız nitelikli personel arayışında.  Gerek İŞKUR, gerek basın yayın organları aracılığıyla her alanda iş gücü  ihtiyacımız olduğunu sürekli beyan ediyoruz. Firmalarımızda sürekli açık kadrolar  olduğunun bilinmesini isterim, ancak kalifiye ve nitelikli personel bulmakta  gerçekten çok ciddi sıkıntı çekiyoruz. Tüm yasal haklarını verdiğimiz halde  insanlar ne yazık ki fabrikalarda çalışmak istemiyorlar. Bizlere nitelikli iyi  yetişmiş meslek lisesi mezunu gençler gerektiği halde, herkesin üniversite okuma  sevdası yüzünden mevcut iş kollarında istihdam edilecek insan sayımız sürekli  azalmakta. Deyim yerindeyse herkes masabaşı yüksek maaşlı iş arayışında, makine  başında durup iş yapacak eleman bulamıyoruz. Geçmişte iyi niyetle uygulamaya  konulan işsizlik parası gibi çeşitli uygulamaların da insanları farklı  düşüncelere yöneltip iş hayatından uzaklaştırdığına şahit olmaktayız. Bu tür  konularda da tarafları mağdur etmeyecek, yeni ve daha kalıcı çözümler bulmamız  gerektiği düşüncesindeyim."