Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kökümüz Mazide, Gözümüz Atide" programında gençlerle buluştu: (5)

TAKİP ET

"F-35 dediniz, sözünüzde durmadınız. Yaklaşık 1 milyar 400 milyon ödeme yaptığımız halde siz bunun karşılığını vermiyorsunuz. Vermiyorsanız, o zaman bunun da bir bedeli olacak" - "(Macron) Şu anda parlamentoda kendi itibarını kaybetti. Sadece başkanlık görevinde kaldı. Fransa devamlı itibar kaybediyor, uluslararası camiada da itibar kaybediyor" - "Üçlü olarak Rusya, Türkiye, Suriye bir araya gelelim. Hatta İran'ı da buna katabiliriz. Görüşmelerimizi bu şekilde yapalım ve bölgeye bir huzur gelsin. Bölge şu andaki yaşadığı sıkıntıları yaşamasın. Burada da biz netice aldık, alıyoruz ve alacağız" - "(Karne hediyesi et haberi) Bu konuyla ilgili Adalet Bakanlığımızın takibi de var. Aynı şekilde bizim takiplerimiz var. Tabii yani bu çok çok, hakikaten şahsiyetsiz bir yaklaşım. O yavrunun kimliğiyle, kişiliğiyle oynamaları kabul edilebilir bir şey değil"

Reklam
Reklam

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "F-35 dediniz, sözünüzde durmadınız. Yaklaşık 1 milyar 400 milyon ödeme yaptığımız halde siz bunun karşılığını vermiyorsunuz. Vermiyorsanız, o zaman bunun da bir bedeli olacak." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vezirhan'da gençlerle bir araya geldiği "Kökümüz Mazide, Gözümüz Atide" programında katılımcıların sorularını yanıtladı.

Erdoğan, katılımcılardan Mustafa Yıldırım'ın, sosyal medyada gündeme gelen "Karne hediyesi et" haberini hatırlatıp, "Bir kanalda yayınlanan haberde küçücük bir çocuğun karne sevincini belki de reyting uğruna istismar eden bir olaya şahit olduk. Muhalefet de deyim yerindeyse bu olaya hemen atladı. Röportajın tamamı yayınlandığında ise küçük çocuğa bu cümlelerin muhabir tarafından söyletildiği anlaşıldı. Gerçekler ortaya çıkınca muhalefet suspus oldu ama atılan tweetler kesinlikle silinmedi. Muhabir işten kovuldu. Küçük bir çocuk üzerinden böyle bir haber yapmanın, bunu yaymanın, siyaset yapmanın herhangi bir cezası var mıdır?" sorusu üzerine, şunları söyledi:

"Bu konuyla ilgili Adalet Bakanlığımızın takibi de var. Aynı şekilde bizim takiplerimiz var. Tabii yani bu çok çok hakikaten şahsiyetsiz bir yaklaşım. O yavrunun kimliğiyle, kişiliğiyle oynamaları kabul edilebilir bir şey değil. Yani hiçbir çocuğa, yavruya, böyle bir ödül, alıştığımız şeyler değil. Yok böyle bir şey. Ama bu tabii o kameraman kadının veya kızın neyse ne kadar bu işte hem cahil hem de yapısı itibarıyla bozuk olduğunu ortaya koyuyor. Nitekim o kanal da onun zaten iş akdini feshetmiş. Tabii olan o yavruya oldu. Onun geleceği üzerinde kim bilir nasıl yansımaları olacak. Ama annesi yavruya sahip çıkması halinde inşallah yavruda bir psikolojik ters tepki meydana getirmemiş olur."

- "Uluslararası siyaset dürüstlük üzerine inşa edilmeli"

Programın soru-cevap bölümünde, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a son soruyu tarihçi-yazar Prof. Dr. Tufan Gündüz yöneltti.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, "Bugün Sovyetler bizim müttefikimiz olabilir ama onun hep böyle devam edeceğini kimse garanti edemez. Sovyetler'in hakimiyeti altında bizim kardeşlerimiz yaşıyorlar. Bir gün onlar bağımsız olacaklardır. Biz ülke olarak buna hazır olmalıyız. Ancak bu hazırlık durup beklemek değildir. Onlarla dil ve din kardeşliğimiz var, bunu görmeliyiz ve tarihi olayların bizi ayırdığı kardeşlerimizle bütünleşmenin yollarını aramalıyız." sözlerini hatırlatan Gündüz, 1990'lı yıllarda Sovyetler Birliği'nin dağıldığını ve Türk Cumhuriyetlerinin kurulduğunu ancak Türk Cumhuriyetleriyle ilişkilerin gelişmesinde çok yavaş bir sürecin işlediğini ifade etti.

Son 20 yılda bu sürecin zirve noktaya taşındığını, bu süreçte kendisini en çok heyecanlandıran 3 konu olduğunu dile getiren Gündüz, "Birincisi Azerbaycan'ın yüzde 30 topraklarının kurtarılması. İkincisi Semerkant'ta yapılan toplantıda daha üst düzey bir ilişkiye evrilmesi konusunda aldığınız kararlar. Ve üçüncüsü Fransa Cumhurbaşkanına şaka gibi de olsa 'Sayın Macron, istiyorsanız sizi de Türk birliğine alalım.' sözünüz oldu. Bu söz beni o kadar çok heyecanlandırdı ki geleceğe dönük bir ümide kapıldım. Siz Türk Cumhuriyetleriyle güçlü bir siyasi ittifakın, birlikteliğin, belki de Turan'ın gerçekleşeceğine inanıyor musunuz?" sorusunu yöneltti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan da bu soru üzerine, şunları kaydetti:

"Aslında Fransa'nın başındaki zat, inanın o devletin başında olma müktesebatına sahip değil. Bakın bunlar şu anda Afrika ülkelerini sömürüyorlar. Mali, şu anda Fransa'yla tamamen kopma durumunda. Burkina Faso süre verdi, 'Sana bir ay müsaade. Bir ay sonra biz burada Fransız askeri görmek istemiyoruz.' dedi. Ve öyle zannediyorum ki Togo, onlar da gönderecekler. Ve Afrika'da itibarını süratle kaybediyor. Kendileriyle biz de birçok görüşmelerimiz, uluslararası toplantılarda filan oldu ama dürüst değil. Açık konuşuyorum. Şu anda bizim bu konuştuklarımızın hepsi oraya varacak. Ama dürüst değil, biz de istiyoruz ki yani uluslararası siyaset dürüstlük üzerine inşa edilmeli. Dürüstlüğün olmadığı yerde itibar olmaz. Tabii dünyada buna benzer liderler çok. İşte Akdeniz'de bu Yunanistan'la olan ilişkilerde maalesef Türkiye'yi görmezlikten gelip onlarla farklı ilişkilere giriyorlar. Ve kendisine benim -özel benim dünyamda kalsın- söylediğim çok farklı ifadeler var. Bir insan kendini olgunlaştıracak, oluşacak vesaire. Şu anda parlamentoda kendi itibarını kaybetti. Sadece başkanlık görevinde kaldı. Fransa devamlı itibar kaybediyor, uluslararası camiada da itibar kaybediyor."

- Rusya'yla ilişkiler, S400 ve F-35 meseleleri

Rusya ile Türkiye arasındaki ilişkilere değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Rusya'yla bizim ilişkilerimizde karşılıklı bir itibar var, saygı var. Benim Sayın Putin'le ilişkilerim dürüstlük üzerinedir. Tataristan'dan Dağıstan'a vesaire bütün bu bölgelere varıncaya kadar, bizim oralardaki ricalarımızın bir karşılığı var. Şu anda Suriye'nin kuzeyindeki gelişmelerde tabii istediğimiz neticeyi her ne kadar alamıyorsak da ama diyoruz ki 'Gelin şimdi üçlü bazı toplantılar yapalım.' Nedir bunlar? İşte üçlü olarak Rusya, Türkiye, Suriye bir araya gelelim. Hatta hatta İran'ı da buna katabiliriz. İran da gelsin. Görüşmelerimizi bu şekilde yapalım ve bölgeye bir huzur gelsin. Bölge şu andaki yaşadığı sıkıntıları yaşamasın. Ve burada da biz netice aldık, alıyoruz ve alacağız."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, S400 konusuna ilişkin ise "S400'ler konusunda bizi çok tehdit edenler oldu; 'İlla S400'leri vereceksin.' Hayır vermeyiz. S400'leri biz aldık. Şu anda bizim cebimizde ama siz bize verdiğiniz sözü yerine getirin. Nedir o? Şimdi biz F-16'larla ilgili, biz sizden bunu istiyoruz ama siz vermiyorsunuz. F-35 dediniz, sözünüzde durmadınız. Parasını yaklaşık 1 milyar 400 milyon ödeme yaptığımız halde siz bunun bize karşılığını vermiyorsunuz. Vermiyorsanız, o zaman bunun da bir bedeli olacak. Biz yani bir Müslüman Türk olarak verdiğimiz sözde dururuz ama karşımızdakilerden de bunu bekleriz." değerlendirmesinde bulundu.

Türk Cumhuriyetleriyle ilişkilerin her geçen gün arttığını belirten Erdoğan, "Bizim başta Azerbaycan olmak üzere yani hiçbir zaman yalnız bırakmadık, bırakmayacağız. Sadece tabii Türk Cumhuriyetleri değil aynı zamanda bizim şu anda özellikle güneyde Libya'yla ilişkiler konusunda da aynı kararlılıkla onların huzuru için de elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Türk Cumhuriyetlerinde de yani Azerbaycan, Kırgızistan, Kazakistan, Türkmenistan, Tacikistan hepsiyle münasebetlerimizi en güzel şekilde sürdürüyoruz, sürdüreceğiz." ifadelerini kullandı.

Programın soru-cevap bölümünün ardından müzisyen ve besteci Yücel Arzen ve orkestrası, "Sakarya" türküsünü seslendirdi. Ardından "Dombıra"nın bestecisi, Kırgız halk ozanı Arslanbek Sultanbekov, "Osman Bey" parçasını söyledi.

AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Eyyüp Kadir İnan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Necip Fazıl Kısakürek'in Milli Türk Talebe Birliği'nde verdiği "Ayasofya Hitabesi" konferansının orijinalinin CD'ye çekilmiş halini takdim etti.

Erdoğan, bunun üzerine, "Gençler, Eyyüp bey size hazırlıklar yaptı. Çıkışta kitapları alacaksınız değil mi? Safahat ile Gençlik ve Spor Bakanlığının hazırlamış olduğu Mustafa Kutlu'nun, onun dışında Necip Fazıl'ın var, Nurettin Topçu'nun vardı galiba, bir de Ali Fuat Başgil'in de Gençlerle Baş Başa." ifadelerini kullandı.

(Bitti)


Kaynak: Anadolu Ajansı (AA)